Türkiye lezzetleri mükafata doymuyor! Artık de SIAL Paris’te de yıldızı parlıyor

Türkiye, 119 ülkenin katıldığı fuarda ulusal iştirak düzenleyen ülkeler ortasında birinci sırada yer aldı. İTO Lideri Şekib Avdagiç, “SIAL üzere bir dünya sofrasında ulusal iştirakte en büyük yabancı iştirakçi olmamız, salgın sonrasında Türk girişimcisinin global rekabette en önde yer alma kararlılığının bir delili” dedi.

Dünyanın en büyük besin ve içecek inovasyon fuarlarından SIAL, Fransa’nın başşehri Paris’te salgın sonrası 119 ülkeden besin profesyonellerine kapılarını açtı.

Fuara bu yıl 345 firma ile katılan Türkiye, SIAL Paris’te bir organizatör tarafından ulusal iştirak düzenleyen ülkeler ortasında birinci ülke oldu. Türkiye, genel sıralama olarak isimlendirilen ulusal ve ferdî iştirakçi sayısı ile metrekare toplamında ise İtalya ve İspanya’nın akabinde 3’üncü büyük yabancı iştirakçi ülke olarak açıklandı.

İki yılda bir gerçekleştirilen fuarın ulusal iştirakler için ayrılan kısmında Türkiye stantlarını 36 yıldır İstanbul Ticaret Odası (İTO) düzenliyor. Bu ortak alanda Türkiye’nin dört bir yanından katılan 270 Türk firması stant açarken, 75 Türk firması da SIAL’e farklı salonlarda ferdî stantlarıyla katıldı.

Bu yıl teması “Değişime sahip ol” (Own the change) olarak belirlenen SIAL Paris’te Türkiye ulusal standı “genel gıda”, “bisküvi”, “çikolata”, “şekerleme”, “içecekler”, “dondurulmuş gıda”, “gıda ekipman ve teknolojileri”, “süt ve süt ürünleri”, “et ve kümes hayvanları” ve “organik gıda” olmak üzere 8 başka ihtisas salonunda yer alıyor.

Öte yandan, fuarda İTO’nun yayınladığı “İstanbul Mutfağında Ahenk ve Lezzet” kitabı da SIAL ziyaretçilerine ve profesyonellere tanıtıldı. Lezzet severler, tatları, sofraları, ikramları, çeşnileri, kurumları, perhizleri, bayramları, kültürü ve tarihi art planı ile İstanbul mutfağı hakkında bilgi aldı.

SIAL’de bu yıl birinci kere süt eserleri kısmında de Türkiye ulusal iştirak düzenlenmesi değerli bir gelişme olarak dikkati çekti. Ayrıyeten fuar yönetimi, SIAL’e katılan bir Türk firmasının ürettiği zeytinyağını inovatif eser olarak seçti.

“HER BİR ESERE DAHA FAZLA KATMA BEDEL EK ETMELİYİZ”

Fuara çevrim içi katılan İTO Lideri Şekib Avdagiç, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, SIAL üzere 119 ülkenin katıldığı adeta bir dünya sofrasında ulusal iştirak tertipleri içinde en büyük yabancı iştirakçi olmanın gurur verici olduğunu söyledi.

Birinciliğin, salgın sonrasında Türk girişimcisinin global rekabette en önde yer alma kararlılığının bir kanıtı olduğuna dikkati çeken Avdagiç, “Biz ham unsurlarımızı kendimiz işleyip onlara kıymet katabiliyoruz. Altına kanmıyor, toprağa inanıyoruz. Anadolu bize vatan oldu, Anadolu bizi mümbit topraklarıyla doyuran ana oldu” sözlerini kullandı.
Avdagiç, “SIAL 1986’da Türkiye ulusal iştirakini yaklaşık 100 metrekarede 10 firma ile gerçekleştirmiştik. Bu marka fuara Türkiye olarak ulusal iştirakimiz 1980’li yıllardan bu yana daima arttı. 2022’de ise geçmişteki tüm çalışmaların grafiğini geçtik. SIAL’deki 36 yılımızın sonunda bir defa daha gördük ki firmalarımız tarım ve besin kesimini yüksek teknolojiyle buluşturulup, yüksek kaliteli, sağlıklı eserler ortaya koyuyor. Bir diğer tabirle besinin tüm süreçlerinde faal olmamız memnuniyet verici” diye konuştu.

Avdagiç, dünyanın Kovid-19 salgını ile birlikte yine icat ve küresel toplumsal sorumluluk döneminden geçtiğine ve bu sürecin hala devam ettiğine dikkati çekti.

Küresel besin sanayisindeki gelişmelerin 2 mevzunun kıymetini yine hatırlattığını belirten Avdagiç, “Birincisi, besin potansiyelimizi en âlâ halde kıymetlendirmeli ve ziraî hasılamızı artırmalıyız. Bu da lakin teknolojiyi besin üretimine entegre etmekle mümkündür. İkincisi ise besinde kendimize kâfi olmak ya da üretimde birinci yahut birinci beşte yer almak yetmez. Ürettiğimizi işlemeliyiz, her birinde esere daha fazla katma kıymet ek etmeliyiz” tabirlerini kullandı.

Gıda dalının tüm dalların başlatıcısı ve devamlılığı sağlayan tek kesim olduğunu belirten Avdagiç, dünyada 1 numaralı gündem unsurunun besin olduğunu vurguladı.

Avdagiç, “Kovid-19 salgınıyla öğrendik ki besin ve ona bağlı tüm dallar, günümüzün en stratejik dalları haline gelmiştir. İçinde ham husus temini vardır, güç kullanımı vardır, atık idaresi vardır, sürece ve ambalaj vardır, tekrar dağıtım kanalları üzere birçok alan vardır” dedi.

“GIDA ESERLERİNDE KISA VADELİ İHRACAT AMACIMIZ 30 MİLYAR DOLAR SONUNU AŞMAK”

İTO Lideri Avdagiç, iklim değişikliğinin global besin güvenliği için kıymetli bir tehdit olduğuna işaret ederek, “Bu tehdidin kuraklık ve sıcak dalgaları sebebiyle kahveden levrek balığına kadar global besin fiyatlarını daha da artıracağı görülüyor. Uzmanlara nazaran global ısınma 1,5 santigrat dereceye ulaşırsa, dünyadaki tarım yerlerinin yüzde 8’i tarım için uygunsuz hale gelecek” sözlerini kullandı.

Türkiye’nin besin ihracatı sayılarına değinen Avdagiç, 2021’de besin eserleri dalının 22,2 milyar dolarlık ihracat, 16,7 milyar dolarlık ithalat ile 5,5 milyar dolarlık dış ticaret fazlası verdiğini söyledi.
Türkiye’nin 48 milyar dolarlık ziraî hasılası ile dünyanın en büyük 10’uncu tarım ülkesi pozisyonunda olduğunu belirten Avdagiç, şunları kaydetti:

“Sektörde son 5 yılda 1 milyar dolara yakın direkt yabancı yatırım yapıldı. Türkiye 2022 yılının birinci 7 ayında 13,8 milyar dolarlık besin eserleri ihracatı yaptı. 2022 yılında 2021 yılının toplam ihracat sayısı olan 22 milyar doların da aşılacağını öngörüyoruz. Tarımda, besinde üretim ve sürece potansiyeli ve kapasitesi Türkiye kadar büyük olan bir ülkenin, hayalleri de büyük olmak zorunda. Bizim besin eserlerinde kısa vadeli ihracat amacımız 30 milyar dolar hududunu aşmak.”